Beyni geliştirmek ve zekâmızı parlatmak mümkün. Beyin, yeni bilgiler ve beyin faaliyetleri ile gelişir ve büyür.
Kullanılmayan beyinde kısmi ve genel büzülme meydana gelir. Bilim adamlarının araştırmaları, beynin çok yönlü kullanılması gerektiğini ortaya koyuyor.
Beyin Araştırıcısı Nörolog Gerd Kempermann, fareler üzerinde yaptığı deneylere dayanak şunları söylüyor:
“Eğer fareler yeni şeyler öğrenirse bazı beyin bölgeleri, yeni hücreler üretmeye başlıyor. Böyle bir şeyi söylemek, 15 sene önce şeytanca bir düşünce idi. Ama bugün yaşlı farelerin de labirentlere dolaştıkları ve yeni şeyler öğrenmek zorunda kaldıklarında hipokamp denilen bölümde yeni nöronlar meydana geldiğini biliyoruz. Böyle fareler, beyinlerinde yeni nöronlar oluşmayan yaşıtlarına göre, zor ödevleri daha kolay çözebiliyorlar.”
Gelişim Psikolojisi Uzmanı Ulman Linderberger şöyle diyor:
“Manevî ve fizikî antremanların nöronlar arasında yeni bağlantılar meydana gelmesini sağladığını sanıyoruz.”
“20 ve 70 yaşlarındaki insanların beyinlerini ölçtük, birçok beyin bölgesinde büzülmeler gördük. Beynin her bölümü büzülmüyor; özellikle hipokamp ve ön beyin bölümünde büzülme görülüyor. Bazı yaşlılar, problemlerle boğuşuyor. Bazıları ise sonraki nesilleri düşünüyor, bilge olarak genç nesillere tavsiyelerde bulunuyor; böylelerinde büzülme olmuyor.”
Bu büzülmeler, beyin fonksiyonlarını azaltmıyor, ama konsantrasyonu etkiliyor.
Der Spiegel Dergisi’ne yaptığı açıklamada Gerd Kempermann, sinir hücreleri arasındaki bağlantıların çok daha önemli olduğunu söylüyor. Parkinson hastalığında ilk belirtiler ortaya çıkıncaya kadar, % 80 oranında bu bağlantılar kaybedilmiş oluyor. İnsan beyni, hayat boyu öğrenmeye ve faaliyet yapmaya yetenekli. (Der Spiegel, 19.3.2007, s.155)
Dünya Hafıza Şampiyonları ve Hafızayı Geliştirme Yolları
* Dünya Hafıza Şampiyonu Kim Peek, bu alanın en büyük ustası sayılıyor. 12.000 kitabı ezbere biliyor. Ansiklopediyi bile ezberliyor. Caddeleri, sayıları, tarihi olayları harikulade hatırlıyor. Kitap okumaya başladı mı kendini kitaba veriyor. Bir anda iki satır birden okuyor, birini sağ, diğerini sol gözüyle.
Kim Peek, engelli bir adam, babasının yardımıyla yaşıyor. Ama hafızası mükemmel.
* İngiliz Daniel Tammet, hesaplama ustası. 10 dil konuşuyor. “Sayıların Kafadaki Tiyatrosu” adlı bir de kitap yazan Tammet, bir çeşit engelli. Bir dili bir haftada öğrenebiliyor. 13’ü, 97’ye böl, denildiği zaman beyni bir makine gibi çalışıyor. Gözünü kapıyor, sonra sonucu söylemeye başlıyor: 0,13402061.
Daniel Tammet, sayıları kendilerine mahsus bir karakterde görüyor. Ona göre sayılar renkli, karanlık, parlak, sönük, sesli veya sessiz, sevindirici veya korkutucu.
9 sayısı büyük ve koyu mavi.
37 ise şekilsiz ve yuvarlak.
87 yağan kar gibi.
Buna karşılık 9331 sayısı mavi, yeşil ve beyaz.
Sayıları hesaplamaya başladığında, kafasında ışık oyunları başlıyor.
Bir çeşit düşünce atleti.
Tammet, çocukken arkadaşları ile oynamamış, kendi dünyasına çekilmiş, sadece sayılarla uğraşmak ona mutluluk vermiş. Doktorlar Tammet’in bir çeşit otistik olduğunu, fakat çok yüksek bir zekâya sahip bulunduğunu söylüyorlar.
Üç sene önce Tammet, Oxfort’a çağrıldı. Düşünce rekoruna imza attı. Pi sayısını ezbere hesapladı. Son yılların en önemli rekorunu kırdı.
Araştırmalar Tammet’in sayısal hafızasını gelişmiş ve büyümüş olduğunu ortaya koydu. Bu sayede Tammet, sayıların ustası oldu.
Daniel Tammet, dil yeteneğini de fevkalade geliştirmiş. Yabancı kelimeler, sanki ona doğru uçuyor ve o bu kelimeleri hafızasına kazıyor. Kelimeleri, resimler ve sayılar gibi ezberliyor. 10 dili konuşuyor. Bir dili bir haftada öğreniyor.
Daniel Tammet, bir hafta Island’da kaldı ve dil öğrendi. Bir hafta sonra televizyona röportaj verdi.
Oradan Amerika’ya gitti ve dünya hafıza şampiyonu Kim Peek ile tanıştı. Kim Peek, ona:
– 65’te bir perşembe günü doğdun, dedi.
– Sen de bir pazar günü, dedi Tammet.
Birbirlerini kucakladılar. Kısa sürede dost oluvermişlerdi. Kol kola girdiler ve kütüphanede gezdiler. Ayrılırken Kim Peek, arkadaşına şöyle iltifatta bulundu:
– Bir gün sen de benim gibi fevkalâde biri olacaksın. (Der Spiegel, 26.5.2007)
Tammet ve Peek, iki engelli. Bunun yanı sıra bir alana odaklanmışlar. Hafızalarını geliştirmişler ve sayılar dünyasının dahileri olarak kabul ediliyorlar.
Bu iki dahi olağanüstü kabul edilseler bile ortada herkesin yapabileceği bir gerçek var:
1.Kim bir alana odaklanırsa o alanda uzmanlaşır.
2. Kim zihnini devamlı kullanırsa beynini geliştirir. Devamlı ezber yapan, hafızasını güçlendirir.
Hafıza gücümüz sanıldığından çok daha fazla
Hafızasını eğiten ve dikkatle kullanan insanların şaşırtıcı sonuçlar elde ettiklerini görürüz. Çankırı Belediyesi’nde çalışan Ceyhun Gülmez âmâ bir insan; santral memurluğu yapıyor. İnsanları seslerinden tanıyor ve bütün dikkatini vererek duyduğu sesin telefonunu ezberliyor.
Üç aylık bir kurs sonucu mesleğini öğrenmiş Ceyhun Gülmez. Öğrenim sürecini şöyle anlatıyor:
“Körler okulunda ud çalmayı öğrendim. İlk tanıştığım kişilerin sesini duyduğum zaman, bu kişiyi unutmuyor ve sesinden tanıyordum. Yedi bine yakın telefon numarasını hafızamda tutabildiğim gibi duyduğum bir müziğin bestesini hafızama yerleştiriyor, sonra notalarını çıkarıp çalabiliyorum.”
35 yaşındaki Ceyhun Gülmez’in zihin geliştirici hobileri var. Okumayı çok seviyor.
“Kabartma yazıyı okumayı öğrendim. Kabartma yazılı kitap buldukça okurum. Arkadaşlardan bana kitap okumalarını istiyorum.”
Evli ve çocuk sahibi olan Gülmez, iş arkadaşları tarafından sevilen biri. Siz bir kişinin telefonla aranmasını istediğinizde adını söyler söylemez, Ceyhun soyadını söylüyor ve arkasından hemen telefonu çeviriyor. (Zaman, 3 Şubat 2007)
Netice:
Beyin ve hafıza kasları, kol ve bacak kaslarına benzer. Kullanıldıkça güçlenir. Kullanılmayan kasların zayıfladığı gibi kullanılmayan hafıza ve beyin de büzülür. İleri yaşlarda Alzheimer ve bunama ile karşılaşmak mümkün.
En iyisi; ömür boyu okumak, öğrenmek, ezberlemek, hafızayı ve zihni kullanmaktır.
*
Ali Erkan Kavaklı
www.gencgelisim.com