Hatalar doğru yapmayı getirir.Herkes hata yapabilir, tabi ki çocuğunuz da hatalar yapacaktır zaman zaman. Sakın hatalarını siz düzeltmeye kalkmayın. Yaptığı hata bir şeylere zarar vermiş de olabilir.
Siz ona yaptığı hatanın nasıl sonuçlar doğurabileceğini gösterin ve hatasını düzeltmek için fırsat tanıyın. Onu azarlamak hiçbir zaman çözüm değildir, üstelik gururunu zedelersiniz. Oysa hatasını düzeltme imkanı tanıdığınızda doğruyu da öğrenmiş olur.
Diyelim ki ıslık çalacaksın ıslık.
Sen ıslık çalınca,
Ne ıslık çalıyor diye şaşacak herkes.
Kimse çalmamalı senin gibi güzel.
Örneğin kıyıya çarpan dalgaları sayacaksın.
Senden önce kimse saymamış olmalı,
Senin saydığın gibi doğru ve güzel.
Hem dalgaları, hem saymasını severek.
De ki sinek avlıyorsun sinek.
En usta sinek avcısı olmalısın
Dünya sinek avcıları örgütünde yerin başta
Örgüt yoksa seninle başlamalı.
Diyelim zindana düştün bir ip al,
Görmediğin yıldızları diz ipe bir bir
Sonra yıldızlardan kolyeyi
Düşlerindeki sevgilinin boynuna geçir.
Say ki hiçbir işin yok da düşünüyorsun.
Düşün düşünebildiğince üç boyutlu
Amma da düşünüyor diye şaşsın dünya
Sanki senden önce düşünen hiç olmamış.
Dalga mı geçiyor, düşler mi kuruyorsun
Öyle sınırsız düşler kur ki çocuğum,
Düşlerini som somut görüş sansınlar
Böyle dalgacı daha dünyaya gelmedi desinler.
Dünyada yapılmamış işler çoktur çocuğum
Derlerse ki bu işler bir şeye yaramaz
De ki bütün işe yarayanlar
İşe yaramaz sanılandan çıkar.
AZİZ NESİN
“Ben çocuğumu çok seviyorum, öyleyse iyi bir anneyim” düşüncesinin yanlışlığı zihinlere yerleştikçe kişiler terbiyeci olmanın bir sanat olduğunu kavrıyorlar. Her sanat gibi terbiyecilik de istek, bilgi, tecrübe, zaman, sabır temelleri üzerine oturur.
Gonca Güvenir
www.gencgelisim.com