Daha önce Can kullanımı anlatmıştık. Tekrar anlatalım önce sevgili dostlar.
İngilizce ‘Can’ Türkçe karşılığı ile ‘yapabilmek/edebilmek/olabilmek’ anlamlarına gelir, yani bir olasılık bildirimi için kullanılır. Olumsuz şekli olan ‘can’t (can not)’ ise ‘yapılamaz/olamaz/edilemez’ anlamlarına gelir ki, reddetmeyi ifade eder. Bunlardan farklı olarak ‘can not help’ kalıbı vardır. Buda ‘engel olamamak/kendini durduramamak’ anlamına gelir. Yani yapılabilirliği ve yapılmazlığı anlatırken kullandığımız bir kelimedir ve İngilizcede çok kullanımı vardır.
Soru cümlesi içerisinde de durum aynıdır.
Şimdi örneklerle İngilizcede Can kullanımı ve sorularını görelim:
Can you wait for me? –> Beni bekleyebilir misin?
How many languages can he speak? –> O, kaç dil konuşuyor?
Where can I park my car? –> Nereye par edebilirm?
Who can get stamps from post Office? –> Kim postaneden pul(lar) alabilir?
Can you tell me who has called you up? –> Bana seni kimin aradığını söyleyebilir misin?
Can you make a little less noise, please? –> Biraz daha sessiz olabilir misiniz, lütfen?
Can I borrow your car? –> Senin arabanı ödünç alabilir miyim?
Can I help you with those bags? –> Bu çantalarınızla size yardımcı olabilir miyim?
Can I be of any help? –> Herhangi bir yardımım olabilir mi?
Why can’t we count on you? –> Seni neden saymıyoruz?
When can the doctor visit us? –> Doktor bizi ne zaman ziyaret edebilir?
What can I do for you? –> Senin için ne yapabilirim?
Can you swim? –> Yüzebiliyor musun?
Can you hear me? –> Beni duyabiliyor musun?
Who can blame her? –> Onu kim suçlayabilir?
Can I go out to play? –> Oynamak için dışarı çıkabilir miyim?
Başarılar diliyoruz sevgili dostlar.
İngilizce Delisi Ekibi