ÇOCUKLARDA TEN TEMASININ ÖNEMİ

0
877

Çocuklarda Ten Temasının Önemi

Çevremizi hiç dikkatle izleyebiliyor muyuz? Değil, dikkatle, farkına bile varamadan, günümüz koşuşturma içinde geçiyor dediğinizi duyar gibi oluyorum. Yaşam koşulları, maddi kaygıları ön plana almış durumda… Burada neleri kaçırdığımızın farkında mıyız? Günler geçiyor, öyle ya da böyle… Güneşin doğuşunu, rüzgarın kah yumuşak, kah sert estiğini, bunların bizim ruhsal durumumuzu nasıl etkilediğini görüp, hissedebiliyor muyuz? Çiçeklerin, böceklerin farkında mıyız? Evet, hep baktığımız şeyler; ancak, farkındalık bambaşka birşey…

Canlılar, hep birlikten hoşlanırlar, etkileşirler. Afrika menekşelerini genelde biliriz. Birbirlerinden etkilenerek, renk değiştirebildiklerini de belki biliyorsunuzdur. Hayvan yavrularınında anne ile ilişkilerinde yakın temasın önemli olduğunu belki gözlemleme fırsatınız oldu, belki de belgesellerden izliyorsunuz.

Canlıların en gelişmişi insan yavrusudur.Yakın olma, ait olma duygusunu en yoğun bir şekilde yaşamak, duygusal yönden doyuma ulaşmak ister. Çünkü, en temel duygulardan güven içinde bulunma ihtiyacı karşılanmış olur. Güven içinde bulunma ihtiyacı, yaşamın ilk günlerinden itibaren yoğun şekilde doyurulması gereken gereksinimdir. Bebek, anne karnında son derece rahat ve güven dolu bir ortamdadır, travmalara karşı olabildiğince korunabileceği su kesesinin içinde gelişimini sürdürür. Isı, beslenme koşulları neredeyse “otomatik”diyebileceğimiz şekilde karşılanır. Annenin güvenli vücudunda hayat bulur.

Bebek, doğduktan sonra, bu koşullara azami şekilde yakın fiziksel şartlar ister. En önemli ihtiyacı olan güven içinde olma ihtiyacı; çevre koşullarının bebeğe göre düzenlenmesi ile oluşur. Bebeğin odasının nemi, oksijeni, steril olma durumu ona göre ayarlanmalıdır. Bebek, anne sütü almasının desteği ile de çevre koşulları ile yavaş yavaş tanışmaya başlar. Onu hasta edebilecek mikroplara karşı direnç geliştirmeye çalışır. Eğer, bebek annesütü alamıyorsa bile annenin göğsüne dayanarak beslenmeli ve fiziksel temastan uzak tutulmamalıdır.

Anne ile bebek doğumdan sonra en kısa zamanda birarada bulunmalıdır. Annenin ve bebeğin sağlık durumları uygun ise birliktelik gözardı edilmeyecek kadar önemlidir. Bebeğin duygusal gelişiminde, anne ile bağlarının devam etmesinde, bebeğin kendini güven içinde hissetmesinde, anne sütünün çoğalmasında da ten teması etkilidir.
Yetişkinler bile tehlike, üşüme durumlarında farketmeden anne karnındaki pozisyonu alırlar, kendilerini güven içinde hissederler, korunurlar. Kendini güven içinde ve huzurlu hissetmek, insanı rahatlatır, bağışıklık sistemini güçlendirir. Duygusal yönden desteklenen çocuğun, karakter ve kişilik gelişimi olumlu yönden etkilenir. Güzel duyguları ve ten temasını yaşayarak büyüyen çocuk; sevgi duygularını yoğun yaşar ve çevresine, insanlara zarar vermek istemez. Çocuk, güven duygusu ile sakinleşir, hırçınlık, saldırganlık duyguları pasifize edilmiş olur.

Hiç ilgilenilmemekten dayağı tercih eden çocuklar vardır. Burada dayak için hiçbir zaman olumlama yapmamız mümkün değildir. Ancak, ten teması ile çocuk, ilgilenildiğini hissederek tercih bile yapabilir. Bu nedenle ebeveynler, çocuklarına yakın temasta bulunmalı, saçını okşamalı, yanaklarından öpmeli, elini sağlam ve güvenli şekilde tutabilmeli, omuzuna, sırtına dokunarak sözel ifadelerini desteklemeli, güven duygusunu yaşatmalıdırlar.

Çok kızgın insanlar, önce kendilerine dokundurmak istemezler. Daha sonra ten temasını sağlayabilmiş isek yavaş yavaş gerginliğin geçtiğini görmüşüzdür. Çocuklarda da gergin duygular yaşanmasına; ten teması engelleyici, yavaşlatıcı rol oynar.

Ten teması, aile, anne-çocuk, baba-çocuk bağlarının varlığını hissetmektir. Çocuk ve ailenin diğer bireyleri ten temasını yaşamıyorlarsa, ya da yeterince yaşamıyorlarsa ailede sorun olabilir. Dokunmak, sevgiyi hissetmek ve hissettirmektir. Herkes sevgiye muhtaçtır. Sevgi, dışavurum ile kendini belli edebilmelidir. Çocuğumuzu biz sevemiyorsak, dışarıdan birileri sevmek ister. Bunun sonuçları vahim duruma gelebilir. Madde bağımlılığından, çarpık ilişkilere kadar giden süreçler yaşanabilir. Anne- baba olarak sevgimizi çocuğumuza göstererek, hissettirerek vermekten kaçınmamalıyız.

ÖZNUR SİMAV

LEAVE A REPLY

Lütfen yorumunuzu giriniz
Lütfen adınızı yazınız