Cengiz Erengil
Kalp temelli olumlama ve görselleştirme egzersizime başlamak için yavaşça gözlerimi kapatıp, çok derin bir nefes alıyorum. Ciğerlerimi ve diyaframımı tümüyle havayla doldurup, biraz içimde tutup, yavaşça bırakıyorum. Tekrar nefes alırken temizleyici bir nehrin içime dolduğunu, parmak uçlarımdan saç köklerime kadar tüm hücrelerime dolduğunu, tüm gerginlikleri, olumsuz düşünceleri ve duyguları bulundukları yerden söküp alarak, nefesimi verirken bunları dışarı attığını hayal ediyorum. Bunları yaparken gevşediğimi farkediyorum.
Oturuşumu ayarlıyorum. Başımın, boynumun ve omurgamın dik olmasına gayret ediyorum. Tüm bedenimi kasıp gevşetiyorum. Rahatlıyorum.
Kendi merkezime doğru bir yolculuğa çıkıyorum sonra. Beş. Dört. Üç. İki. Bir. Sıfır. Bu çok daha iyi. Şimdi kendimi çok daha rahatlamış hissediyorum. Yerdeki halının ve oturduğum koltuğun yumuşaklığını hissediyorum.
Dikkatimi tekrar nefes alıp verişime odaklıyorum. Dikkatimi nefesime yönlendiriyorum. Derin bir nefes alıp bir süre tutuyorum. Bu derin, tam ve temizleyici nefesi dışarı bırakırken içimdeki merkeze daha da yaklaştığımı, daha da derinlere indiğimi farkediyorum. Her nefeste daha da derine iniyorum, daha da derine, daha da…
Diyaframımdan nefes alıp verirken bu nefesin arındırıcı ateşini bedenimin gergin ve ağrıyan bölgelerine, olumsuz düşüncelere ve duygulara yolluyorum. Her nefes verişimde bunların dışarı atıldığını, arındığımı ve yeniden nefes alırken arındırıcı ateşin gücüyle, evrensel sevginin gücüyle dolduğumu hayal ediyorum. Ayaklarımı, ellerimi düşünüyorum. Alnımda bir yıldız gibi parladığımı, bir ruh olduğumu ve bunun benim hakiki kimliğim olduğunu hayal ediyorum.
Alnımdan çıktığını hayal ettiğim beyaz bir ışıkla tüm bedenimi tarıyorum. Ayak parmaklarımdan saçlarıma kadar tüm bedenimi bu arındırıcı ışıkla tarıyorum. Gerginliklerden ve stresten kurtuldukça daha da rahatlıyorum ve bu benim bilinçdışımın derinliklerine doğru seyahat etmemi sağlıyor. Gittikçe daha derine, daha derine, daha…
Boynumu, omuz kaslarımı ve sırtımı gevşetiyorum. Stres ve gerilimin kollarımdan aşağıya doğru akıp, el ve ayak parmaklarımdan dışarı atıldığını hayal ediyorum. Bu çok iyi. Hafifliyorum, daha da hafifliyorum.
Ben sadece nefesim. Dikkatimi dağıtan tüm düşünceler ve olumsuz duygular nefes verirken dışarı atılıyor. Zihnim çok daha sakin. Berrak bir dağ nehri gibi. Temiz, sakin ve huzur içinde. Şimdi dikkatimi kalbime odaklıyorum.
Dikkatimi kalbime odaklıyorum ve sağ elimin avucunu nazik ve yumuşak bir dokunuşla kalbimin üzerine koyuyorum. Bir bebeğe dokunur gibi. Sevgi ve merhametle.
Kalbimin içinde bir sevgi tomurcuğunun açtığını ve ben bu çalışmaları sürdürdükçe, tomurcuğun gelişip büyüyeceğini ve mis gibi kokan bir gül çiçeğine dönüşeceğini hayal ediyorum. Farkındalığım kalbimde. Onun atış ritmine odaklanıyorum. Tüm bedenimde onun atışlarını hissediyorum. Sevgi ve merhamet duygularının sıcaklığı arındıran bir ateş gibi kalbimi kaplıyor. Doluluğu hissediyorum. Bunu sen de hissedebilirsin değil mi? Bir insan bunu hissedebilir. Bedenimin bir deniz feneri gibi olduğunu ve bu sevgi ve merhamet ışığının tüm evrene yayıldığını hayal ediyorum.
Nefesim, kalp atışlarım ve tüm bedenim sevgi ve merhametin arındıran ateşiyle doluyor ve çevremi sarıyor.
Sonra güzelliklerle dolu anılarımı düşünüyorum.
Güneşin cömert sıcaklığını ve dokunuşunu tüm bedenimde hissettiğim bir yaz gününü. Adanın arka sahilindeki kumsalda uzanmış, rahatlamış halimi…Dalgaların ve martıların sesini…
Sonra bir başka anımda, yıldızlarla dolu bir gece ay ışığında dostlarımla yaptığım heyecanlı yürüyüşü. Ağaçların hışırtısını…
Sonra üniversite yıllarımdaki nişanlıma sarılmamın ve el ele yürümemin tadını…
Sonra çok daha gerilerde anneannemin yumuşak kucağına uzandığımda hissettiğim arınmışlık ve huzur duygularını hatırlıyorum ve yeniden yaşıyorum.
Sonra birkaç yıl önce yalnız yatağımda yatarken duyduğum Göksel Müziği yeniden işitir gibi oluyorum.
Bu ve bunun gibi güzel anılar sizi kaplıyor. Sıcaklık, arındıran ateş, sesler, yosun kokusu, sevgilimin kokusu, ellerin birbirine dokunuşu, diğer dokunuşlar, yumuşaklık, huzur, rahatlık duygusu beni derinlemesine kaplıyor. Şimdi çok daha iyi hissediyorum kendimi. Ve içsel güçlerimle doluyorum. Karnımda, kalbimde ve alnımın ortasında kutsal bir dokunuş hissediyorum.
Kalbime odaklanmayı sürdürüyorum. Sanki kalbimden nefes alıp veriyor gibiyim. Bu sevgi, merhamet ve ruhsal gücün beni tümüyle doldurduğunu, zenginleştirdiğini, bana Yeni bir Hayat verdiğini hissediyorum. Bel kemiğimden başımın üzerine kadar tüm omurgamda bu sevgi ve ateş dolu ruhsal gücün doluluğunu yaşıyorum. Bunun çevreme yayıldığını farkediyorum. Enerji alanını farkediyorum. Nefes alıp verişlerimi ve kalp atışlarımı bu alanda hissediyorum.
Kalbimde açan gülün kokusunu duyuyorum sonra. Tüm çevreme bu gülün rengi ve kokusu yayılıyor. Sevgi ve merhamet duyguları yayılıyor. Bilgelik ve huzur yayılıyor. Sevgi, saygı ve şükran duygularıyla dolu olarak kalbimdeki bu İçsel tapınağımda istediğim kadar kalıyorum ve içsel güçlerimle doluyorum. İstediğim kadar kalabilirim burada. Ve daha sonra ihtiyacım olduğunda tekrar buraya inebilirim. Kimse bana engel olamaz, ben izin vermediğim sürece. Ve ben kimsenin bana engel olmasına izin vermiyorum. Burası benim İçsel Tapınağım. Şükran duygularımı evrene yayıyorum. Birazdan birden beşe kadar saydığımda tekrar geri döneceğim. Geri döndüğümde tüm bu olumlu duyguları ve güçleri birlikte getireceğim ve bunlar ihtiyaç duyduğumda kullanacağım duygusal banka hesabım gibi hep yanımda olacak.
Hazır olduğumda dönüş yolculuğuna başlıyorum.
Bir: Enerji ayaklarımdan itibaren yükselmeye başlıyor.
İki: Enerji göbeğimden göğsüme ve omuzlarıma yükseliyor.
Üç: Çevremdeki sesleri duymaya başlıyorum.
Dört: Enerji başımı kaplıyor.
Beş: Derin bir nefes alırken geriniyorum ve gözlerimi açıyorum.
Bir süre ellerimi silkeleyip tekrar gündelik bilincime geri dönüyorum.
Dilerim bu satırlar yaşamınızın kalitesini arttırsın.
Gökten inen Şimşek
Karanlık gecelerinizi aydınlatsın.
Sevgi dolu ve özgür kalın.
