Evet, davranışlar aşkı uyandırır. Bir yürüyüş bile insanı etkileyebilir. Kiminin yürüyüş veya duruşu, manalı bakış ve cilvesi, kiminin ise mimik ve hareketleri aşk dalgası yayar. Bazı durumlarda bu haller şehveti de uyandırabilir. Aşk hallerinin sıralamasında şehveti inkar etmemiz mümkün değildir; bu da yüce Yaratan’ın insana verdiği duygudur. Ancak şehveti kontrol altında tutmak, meşruiyete dikkat etmek gerekir. Aksi durum aşkın havasını kaçırabilir.
Vücuttaki elektrik dalgalarının yoğunluğu her insanda bir değildir; bazılarında az olur, bazılarında çok. Az olanlar aşk kokusu yayamayanlardır. Erkek olsun kadın olsun bu tür insanların temel özelliği negatif, coşkusuz, asık suratlı, anlayışsız olmalarıdır. Kadının çok güzel, erkeğin çok yakışıklı olması hiçbir şey ifade etmez. Bu kişilerde aşk havası bulamayız. Cazibeli, yani aşkın havasını yayan insanlar girdikleri her ortamda etkileyicidirler. Bu kişiler çevredekileri adeta çarpar, kendilerine çekerler. Aşkın mıknatıs gibi oluşu bundandır. İnsanlar ellerinde olmadan bu kişilere bakakalır ve içlerinden “Ne cazibeli insan!” derler.
Aşk akımı yayanlar sakin ruhlular, güler yüzlüler ve anlayışlı olanlardır. Hz. Mevlana da bir aşıktır, Yunus da… Bunun en önemli sebebi de bu kişilerin içinize işleyen cümleleri kadar güler yüzlü ve anlayışlı oluşlarıdır.
Lilay Koradan
www.gencgelisim.com