Edward Theodore Gein, 27 Ağustos 1906’da La Crosse, Wisconsin’de doğdu. “Plainfield Kasabı” veya “Plainfield Canavarı” olarak da bilinen Gein, Amerika’da ün kazanmış bir katil, şüpheli seri katil ve ceset soyguncusuydu. Suçları, doğup büyüdüğü Plainfield, Wisconsin yakınlarında işlendi ve 1957’de yetkililer onun yerel mezarlıklardan çıkarılmış cesetleri kemik ve derilerinden takılar yaparak kullanmış olduğunu keşfettikten sonra geniş çapta ün kazandı. Ayrıca iki kadını öldürdüğünü itiraf etti: 1954’te taverna sahibi Mary Hogan ve 1957’de donanma mağazası sahibi Bernice Worden. Gein başlangıçta yargılanamayacak kadar uygun bulundu ve bir akıl sağlığı tesisine kapatıldı. 1968’e gelindiğinde yargılanmaya uygun bulundu; Worden cinayetinden suçlu bulundu, 1 ancak yasal olarak akıl hastası bulundu ve bir psikiyatri kurumuna gönderildi. Gein, 26 Temmuz 1984’te akciğer kanserinden kaynaklanan solunum yetmezliği nedeniyle Mendota Akıl Sağlığı Enstitüsü’nde 77 yaşında öldü. Ailesinin yanında, şimdi işaretsiz bir mezarda, Plainfield Mezarlığı’na gömüldü11.
Erken Yaşam:
- Çocukluk: Edward Theodore Gein, 27 Ağustos 1906’da La Crosse, Wisconsin’de doğdu. George Philip Gein (1873–1940) ve Augusta Wilhelmine Gein (evlilik öncesi soyadı Lehrke; 1878–1945) çiftinin ikinci oğluydu. Augusta, dindar ve adı geçen Lutheran olan bir kadındı. Oğullarına dünyanın doğasındaki ahlaki olumsuzluğu, içki içmenin kötülüğünü ve tüm kadınların doğal olarak fahişe olduğunu ve şeytanın araçları olduğunu sık sık öğretirdi. Öğleden sonraları onlara genellikle Eski Ahit ve İncil’in Kıyamet Kitabı’ndan ölüm, cinayet ve ilahi ceza ile ilgili ayetleri okurdu. Gein, annesine hayranlık duydu ve ona takıntılı hale geldi11.
- Ağabeyi Henry: Gein’in ağabeyi Henry vardı. Augusta, alkolik olan ve işte tutunamayan bir kocayı sevmezdi. Kocası zaman zaman marangoz, tabakçı ve sigorta satıcısı olarak çalışmıştı11.
Gein’in korkunç suçları, sinema ve edebiyatta da büyük etki yaratmıştır. Onun hikayesi, “Psycho” (1960), “The Texas Chain Saw Massacre” (1974) ve “The Silence of the Lambs” (1991) gibi en etkili korku/gerilim filmlerine ilham vermiştir2[2]33.