Molla Sadra, 1572 yılında İran’ın Şiraz şehrinde doğmuştur. İslam felsefesi ve teolojisinde önemli bir yere sahip olan bir filozoftur. Felsefe alanındaki en önemli eseri olan Hikmet el-Eşref’te, İbn Sina ve Farabi’nin felsefesini eleştirmiş ve kendi felsefesini geliştirmiştir. Molla Sadra’nın felsefesi, özellikle varlık ve birliğin birliği, aklın ve vahyin birliği, ruhun ölümsüzlüğü ve insanın ahlaki sorumluluğu gibi konularda yeni ve özgün fikirler ortaya koymuştur.
Molla Sadra, 1640 yılında Şiraz’da ölmüştür. Ancak, fikirleri günümüzde de İslam dünyasında ve diğer ülkelerde takip edilmektedir.
Molla Sadra’nın en önemli fikirleri şunlardır:
- Varlığın birliği: Molla Sadra, varlığın tek bir gerçeklik olduğunu ve bu gerçekliğin hem maddi hem de manevi olmak üzere iki farklı yöne sahip olduğunu savunmuştur.
- Aklın ve vahyin birliği: Molla Sadra, aklın ve vahyin iki farklı kaynak olduğunu, ancak bu iki kaynağın aynı gerçekliğe işaret ettiğini savunmuştur.
- Ruhun ölümsüzlüğü: Molla Sadra, ruhun ölümsüz olduğunu ve ruhun ölümden sonra da varlığını sürdüreceğini savunmuştur.
- İnsanın ahlaki sorumluluğu: Molla Sadra, insanın ahlaki olarak sorumlu olduğunu ve insanların yaptıkları iyi ve kötü eylemlerin karşılığını göreceğini savunmuştur.
Molla Sadra’nın fikirleri, İslam dünyasında ve diğer ülkelerde çok sayıda filozof ve teolog tarafından takip edilmiştir. Molla Sadra’nın felsefesi, özellikle varlık ve birliğin birliği, aklın ve vahyin birliği, ruhun ölümsüzlüğü ve insanın ahlaki sorumluluğu gibi konularda yeni ve özgün fikirler ortaya koymuştur.