Üniversite kazanmanın birçok güzel tarafı olur. Ama bence bunlardan en güzeli, muhabbeti yakalayacağın bir ortamda ikâmet edebilme nimetine sahip olmaktır. Bundan tam 4 yıl önce öyle bir muhabbet kapısından içeri girdik ki, ayrılığı hüzün, yaşanmışlığı mutluluk ve şükür sebebi oldu. Tebessümle açılan bir kapı, selamla girilen bir mekân, Allah rızası niyetiyle koşturan bir yurt dolusu insan… Vakit namazına, gece sessizliğine birlikte tekbir getirmenin, sohbetin ardındaki ikramlara birlikte besmele çekmenin ve hamd ile sofradan kalkmanın yurdu olan bir mekân… En güzeli de hastalıkta ve dertte başında nane limonla bekleyen, elini alnına koyup “şifayı sahibinden isteyen” bir yurt dolusu, dertli yürek sahibi insan…
Böyle bir yurttan ayrılık vakti geldiği zaman ise en ufak bir boş vakti bile geri gidip doldurabilmeyi istersin. Çünkü yetime, düşküne, dertliye, stresliye, mutluya ve en önemlisi Allah dostlarına ulaşabilmenin size sunulduğu bu ortamın kısa süreli talebesi olmak yetmez size; hep “bir anı daha fazla yaşasaydım” sitemini edersiniz. Size öğretilen çok şey vardır buralarda, en önemlisi de dertli bir genç olmayı öğrenmektir. Biz, üniversitenin sadece okul ve ders olmadığını öğrendik. Koşmayı, koşuşturmayı öğrendik. Üniversite hayatına buradan başlamak, duası yapılmamış bir nimetti bizim için. Ve bize, her şeyi Allah’tan istemeyi öğreten bu mekân, alabileceğimiz en değerli hediyeydi.
Hülasa, sadece iyi bir üniversitede eğitim almak için değil, gideceğimiz mekânın da en güzeli olması için dua etmeliyiz. Hatta ufak gördüğümüz, önemsemediğimiz küçük ihtiyaçlar için bile istemeliyiz. İşte bu kul olmaktır. Biz okuduk ve mezun olduk, bizim için zaman bir devir hızla, bereketle aktı sonra durdu. Ve öğrendiğimiz, bizi kul yapan Allah nezdinde değerli kılan dua nimeti ile dua ettik; zaman tekrar bereketli aksın diye. “Niyet ettik adam olmaya!” öyleyse kim bilir Rabbim daha nice güzellikler sunacak önümüze. Eğer sende güzellikler istiyorsan, her daim ve her işinde istikametini, seçimini, Allah’tan yana ve Allah için yap.
ESMA BÜLAT
