Yazarımız Ece Vahapoğlu'nu hepimiz tanıyorsunuz. O oldukça genç yaşında yazdığı 'Yabancı Dil Öğrenme Yolları' ve 'Bugün Zengin Ol' kitapları ile bu amaçları taşıyan on binlercemize yol gösterdi.
Ece Vahapoğlu, genç yaşında hem teoride hem de pratikte ideallerini gerçekleştirmiş, başarıyı yakalamış bir yazar. O aynı zamanda birçok dil bilen, pek çok seminer veren, çok önemli zirvelerin sunumunu üstlenen '10 parmağında 10 marifet' olan biri.
Ece Vahapoğlu'nu bulmuşken, sizlerle sadece yazılarını paylaşmayı yeterli bulmadık. Kendisinin de aşamalarından geçtiği 'Gençlik ve Başarı' konusunu kendisine soralım dedik. O da sağ olsun bizi kırmadı, sorduğumuz her soruyu sizler için yanıtladı.
İşte Ece Vahapoğlu, işte söyleşisi:
Gençlik dönemi ideallerimizi gerçekleştirmek için önümüzdeki engeller neler?
En büyük engel galiba kendimiziz. Kendi iç potansiyelimizi keşfetmiyor ve onu kullanmıyor oluşumuz bizi başarıya giden yolda yavaşlatıyor.
ELSÜN ÇALIŞKAN
bilgi@gencgelisim.com
Yazarımız Ece Vahapoğlu'nu hepimiz tanıyorsunuz. O oldukça genç yaşında yazdığı 'Yabancı Dil Öğrenme Yolları' ve 'Bugün Zengin Ol' kitapları ile bu amaçları taşıyan on binlercemize yol gösterdi.
Ece Vahapoğlu, genç yaşında hem teoride hem de pratikte ideallerini gerçekleştirmiş, başarıyı yakalamış bir yazar. O aynı zamanda birçok dil bilen, pek çok seminer veren, çok önemli zirvelerin sunumunu üstlenen '10 parmağında 10 marifet' olan biri.
Ece Vahapoğlu'nu bulmuşken, sizlerle sadece yazılarını paylaşmayı yeterli bulmadık. Kendisinin de aşamalarından geçtiği 'Gençlik ve Başarı' konusunu kendisine soralım dedik. O da sağ olsun bizi kırmadı, sorduğumuz her soruyu sizler için yanıtladı.
İşte Ece Vahapoğlu, işte söyleşisi:
Gençlik dönemi ideallerimizi gerçekleştirmek için önümüzdeki engeller neler?
En büyük engel galiba kendimiziz. Kendi iç potansiyelimizi keşfetmiyor ve onu kullanmıyor oluşumuz bizi başarıya giden yolda yavaşlatıyor. Yoksa bahane bulmak kolay. Türkiye şartları gerçekten de zor. Ancak yine de karşımıza fırsatlar çıkmıyor değil. Önemli olan fırsatları görüp değerlendirmek. Bunun için de öz güven ve kararlılık çok önemli. Türkiye'nin çok genç ve dinamik bir nüfusu var. Bu, gelecekte Türkiye'nin de başarılı olması için çok büyük bir avantaj. Güvenle ve ne yapmak istediğini bilen bir kararlılıkla buluşturduğumuz zaman, bu güçten faydalanma imkanını da yakalayacağız.
Neden bahane bulmada iyiyiz de, çözüm üretme de aynı performansı gösteremiyoruz?
Alışılagelmişliğin verdiği bir kadercilik anlayışı olsa gerek. Çözüm üretmek emek ister. Maalesef çok çalışkan değiliz. Bu konuda Akdeniz insanının karakteristik özelliklerini taşıyoruz. Kafamızda birçok proje var; ama projeleri hayata geçiremiyoruz. Planlı ve programlı ilerlemiyoruz. Tabi bunda Türkiye'nin son yıllarda yaşadığı ekonomik sorunlar, içinde bulunduğumuz siyasal ve kültürel ortam da çok etkili. Türkiye, kolay zengin olunabilen, bir günde şöhrete kavuşmanın mümkün olduğu bir dönemden geçti. Bu dönem, gençlik üzerinde etkisini kolaycılık, kadercilik ve hedefsizlik olarak gösteriyor.
Başarmak için gençlerin önüne hangi modeller konmalı, nasıl örnekler sunulmalı?
Zamanımız kısıtlı, dünyamız kalabalık, rekabet çok fazla. O yüzden herkes ne istediğini bilmeli ve mutlu olduğu kişilerle, mutlu olduğu işle meşgul olmalı. Ben şu anda hayatımın en mutlu ve huzurlu olduğu dönemlerinden birini yaşıyorum.
Kendi zaman yönetimimi yapabiliyorum. O yüzden gençlere tavsiyem çok geç kalmadan bir hedef belirlemeleri, bir uzmanlık alanı seçip o alanda gelişmeleri. Bunları yapabilen isimleri takip edebilirler. Herkes kendisine bir rol model seçebilir. Herkesin rol modeli de kendine özgü olmalıdır.
Yabancı dil öğrenmek herkesin ideali. Ancak gerçekleştirilemeyen bir ideal olarak kalıyor çoğu zaman. Yabancı dil öğrenmeyi neden başaramıyoruz ya da nasıl başarabiliriz?
Yabancı dil öğrenirken Türkçe düşünerek öğrenmeye çalışıyoruz. En önemli hatalardan biri budur. Öğrendiğimiz dili hayatımıza katıp onu bir hobi olarak görmeliyiz. Uzun vadede bize katacağı faydaları düşünmeliyiz. Severek öğrenmeliyiz. Severek yapılan işler fark yaratır.
Yabancı dil öğrenmek, sürekli bir uğraştır. Ona vakit ayırmalıyız. Sinemaya gitmek ya da futbol oynamak gibi, dil öğrenmeye de zaman ayırmalıyız. Hiç çekinmeden her fırsatta pratik yapmalıyız. Okuma, dinleme, konuşma ve yazma işlemlerini bir arada götürmeliyiz.
Gençler hedef koyarken hangi kriterleri önemsemeliler?
Hemen kendimden örnek vererek mesajımı ileteyim: Gencim ve başarılıyım. Ama genç kalmayacağım! Dolayısıyla başarı bir sonuç değil, bir süreç olmalıdır. Gençlere tavsiyem sürekli başarının peşinde koşmalarıdır. Kendilerini geliştirmeye vakit ayırmalılar ve her fırsatı değerlendirmeliler. Hayatları için şimdiden somut bir hedef belirlemeli ve o hedef için gereken fedakarlıkları yapmayı göze almalılar. Başarının da bir bedeli olduğu unutulmamalı…
Hedef koyarken, hedefimizin belli bir hayal dünyası içinde, ancak somut olmasına dikkat etmeli ve kendimize zaman belirlemeliyiz. Büyük idealimizin öncesinde de ara hedefler koyarak kendimizi sürekli kontrol altında tutmak iyi olacaktır.
Hayat felsefem: "Sevdiğim işi yapmak ve beni mutlu eden insanlarla bir arada olmak." Bunu da aklımızın bir köşesinde tutmayı tavsiye ederim.
Başarıya ve zenginliğe giden yol öğrenilebilinir mi?
Başarının beş maddeden oluşan ruhsal reçetesini; yani "inanç, cesaret, hedef, kararlılık ve sabır" maddelerini not ettikten sonra başarıya ve zenginliğe gideceğimizden emin olabiliriz.
Zengin doğulabilir; ama zengin kalınacak diye bir iddia yok. Öte yandan zengin olmuş kişilerin belli karakteristik özellikleri ve izledikleri yollar var. Şöyle ki; bir kere hedefe ulaşmak için mutlaka risk alın. Aklınızı kullanın. Fırsatları görün. Şans ayağınıza gelir; ama siz görmeyebilirsiniz. Kendi kaderinizin kaptanı olun. Çok çalışın. Mutlaka sevdiğiniz bir işte uzmanlaşın. Büyük düşünün. Büyük hayaller kurun. Hedefinizi gözünüzde resim olarak canlandırın. Öz disiplin geliştirin. İyi bir zaman yönetimi yapın.
Zengin olmak için önce bunu içten istemek ve buna inanmak gerekiyor. Zengin olmanın resmini gözümüzün önüne getirebiliyorsak, girişimci adımları rahat atarız. Bir işte ya çok iyi olmalıyız, ya da bir işi ilk biz yapmalıyız. Bu yolda cesur olmalı ve iletişim becerilerimizi geliştirmeliyiz.
Türkiye'deki gençlerin dünya gençlerine göre avantaj ve dezavantajları neler?
Türkiye'nin genç nüfusu, özellikle AB ülkeleri ile karşılaştırıldığında, oldukça dinamik ve büyük bir potansiyel teşkil ediyor. İyi eğitimli, kendine güveni tam ve koyduğu hedefler doğrultusunda büyük bir kararlılıkla yürüyen genç bir nüfusla Türkiye rakipleri arasından sıyrılacaktır. O yüzden hem kendimizi hem toplumumuzu düşünerek hareket etmeliyiz. Yaşlanan AB nüfusunun bize ihtiyacı var, insan kaynakları açısından bu ihtiyaç gittikçe de büyüyecek.
Türk genci pratik zekalıdır, bu zekayı doğru yerde kullanırsa kendisine bir avantaj sağlar. Yabancı dil öğrenmeye yatkınız. Pek çok Amerikalı ya da Uzakdoğulu gençten daha çabuk ve iyi öğrenebiliyoruz yabancı dili.
Türk gençliğinin dezavantajı, günümüz olaylarını çok iyi takip etmiyor olması. Gerek Türkiye gerekse dünyada olup bitenlere karşı yeterince hassas değil. Kolay yoldan para ve şöhret kazanmanın yollarını arıyor.
Öte yandan öğrenmeye aç olan, ancak imkanları el vermeyen büyük bir kesim de var maalesef. Eğitim şartlarındaki eşitsizlik ve aile yapıları da dezavantaj olabiliyor.
Dünya çapında başarılara imza atan gençlerimiz var. Onlar nasıl başarıyor?
Dünyayı mutlaka takip ediyorlar. Dergi, gazete, internet gibi iletişim araçları ile sürekli iç içeler. Artık bilgiye ulaşmak çok kolay; ama onlar beyinlerine doğru ve kullanılabilir bilgileri depoluyorlar. Öğrenmeye açıklar. En az bir yabancı dil biliyorlar. Atalete düşmeden kendilerini geliştiriyorlar. Yeniliğe açıklar. Uzman oldukları alanlarda vizyona sahipler.
Kendi başarınızın sırrı neydi sizce?
Başarımın sırrı hep sorulur. Yaptığım işi sevmek en önemlisi; ama hayal dünyamı hep canlı tutmak benim sırrım, diyebilirim. Ne hayal ettiysem oldu ve oluyor da… Hayallerime ulaşmak için çok çalışırım, kafamı sürekli meşgul ederim. Yeni bilgiler edinmeyi severim. Eğitim benim için hiçbir zaman külfet olmamıştır. Kendime bol bol yatırım yaparım.