Kaygının başlıca nedenlerinden bir de zamanı yönetmek meselesidir. Çocuğunuzun sınava hazırlığını tamamlamak için belli bir süresi vardır. Bu süre içinde öğrenmesi gereken dersler gibi, bir de soruları belli bir süre içinde çözme alıştırmasına da ihtiyacı var. Bu nedenle çocuğunuzun zaman yönetimini öğrenmesi gerekiyor.
Zaman yönetimi konusunda kötü yaklaşım, “Az zaman kaldı ve ben hazır değilim; hazırlanamayacağım.” diye paniklemektir. Bu panik havası içinde daha çok zaman kaybedilir; çünkü dikkat ve enerji sürekli endişelenmeye harcanmaktadır.
Siz de bu sıralar karamsar falcılık yapıp, “sınav yaklaşıyor, senin hiç çalıştığın yok. Başaramazsan hiç şaşırmam.” Diyerek onu büsbütün germeyin. İlla diyecekseniz, “evladım pişman olmak istemiyorsan çalışmaya bak. Şansını kullan” deyin.
Çocuğunuza zamanını en verimli şekilde yönetmesi için yardımcı olun. Sabahları erken kalkıp çalışmasını sağlayın. Sabah saatlerinde zihin berrak ve dinlenmiştir, bu zamanı en zor derslere ayırmasını, kolay dersleri akşam saatlerinde göz gezdirmesini söyleyebilirsiniz.
Ona “Önünde belli bir zaman var. Bunu kendi yararına kullanmak elinde” diyerek, hayatının kontrolünü eline almasını öğütleyin. Kontrolünü yitirdiği konulara dikkat çekin. Yargılamadan, şefkatli bir ses tonuyla,
“Yavrum, televizyon karşısına geçince takılıyor, bir daha kalkamıyorsun. En iyisi mi hiç açma şu aleti.” Deyin. Yada
“Eğer telefonu kapatmazsan seni rahat bırakmayacaklar. Bana kalırsa arkadaşlarınla konuş, belli saatler dışında görüşmeyin. Yazık değil mi, seni de oyalıyorlar, kendileri de oyalanıyorlar.” Şeklinde tavsiyelerde bulunun.
Bunları baskı ve eleştiri şeklinde değil; tavsiye şeklinde söyleyin. Elbette hayatından ders dışındaki herşeyi çıkaracak değilsiniz. Sadece kontrolünü yitirecek şekilde kapılmasını engelleyin.
Öğrenciler imtihan dolayısıyla fazla ders yapmaya zorlandıklarında, sıkılmakta, bunalmakta ve bir bıkkınlık içine girebilmektedir. Bu çocuğun ruh sağlığını zorlayan bir durumdur. Çocuk imtihana hazırlanırken zevk aldığı şeyler tamamen ortadan kaldırılmamalı, ölçülü olarak çocuğun hayatını renklendirmelidir.
Hatice K. ERGİN
www.gencgelisim.com